Garipçe Köyü, İstanbul’un içinde ama İstanbul’dan uzak bir ruh haline sahip. Şehrin kalabalığından, karmaşasından sıyrılmış, sakin ve huzurlu bir nefes alma noktası. Hafta sonu İstanbul’da nereye gidebiliriz diye kendimize bir rota oluşturduk ve Uskumruköy’den başlayarak sırasıyla Kilyos, Demirciköy, Rumeli Feneri Kalesi ve Garipçe’yi gezdik.
Garipçe küçük bir köy olduğu için burayı gezmeniz en fazla yarım saat sürüyor. Bu nedenle kendinize rota oluşturarak çevresindeki yerleri de gezi listenize eklemenizi öneririm.
Garipçe Nerede?
Yazının İçindekiler
Garipçe, İstanbul’un Sarıyer ilçesine bağlı Rumeli Feneri ile Rumeli Kavağı arasında yer alan şirin bir balıkçı köyü. Yavuz Sultan Selim Köprüsü (Üçüncü Köprü) yapıldıktan sonra epey üne kavuşan Garipçe Poyrazköy’ün tam karşısında konumlanıyor.
Garipçe’ye Nasıl Gidilir?
Garipçe Sarıyer’e yaklaşık 10 kilometre uzaklıkta. Koç Üniversitesi’ne giden yolu takip ettiğinizde tabelalar sizi yönlendiriyor. Garipçe’ye toplu ulaşımla gelmek isteyenler Yeniköy-Hacıosman metrosuna binerek son durak olan Hacıosman’da inmeli, ardından otobüs duraklarının olduğu çıkışa giderek 150 numaralı Hacıosman Metro-Rumeli Feneri otobüsüne binmeli. Garipçe Merkez durağında indiğinizde köye kolayca ulaşım sağlayabilirsiniz.
Garipçe Köyü Gezilecek Yerler
İstanbul’un Karadeniz kıyısındaki yerleşim yerlerinden biri olan Garipçe kayalıkların üzerine kurulu bir köy. Burada yaşayanların büyük bir kısmı Karadeniz’den buraya göç etmişler. Balıkçı tekneleri ile çevrili minik bir sahili var Garipçe’nin. Üçüncü Köprü manzaralı sahil fotoğraf tutkunları için de fazlasıyla davetkar.
Garipçe Tepesi
Garipçe manzarasını bir de tepeden görmek isterseniz sahildeki restoranların yanındaki merdivenlerden yukarı tırmanın. Bir yanda Garipçe köyü, bir yanda Üçüncü Köprü ve içinizi serinleten rüzgarla birlikte güzel bir seyir noktası.
Garipçe Kalesi
Garipçe sahilinin yan tarafında tarihi Garipçe Kalesi bulunuyor. 1774 yılında Sultan III. Mustafa döneminde inşa edilen Garipçe Kalesi Karadeniz ve Marmara’nın birleştiği noktada harika bir manzaraya sahip. Ama ne yazık ki oldukça bakımsız ve kaderine terk edilmiş durumda.
Tıpkı Rumeli Feneri Kalesi gibi Garipçe Kalesi de çöp yığınları ve anlamsız yazılarla dolu. Kıyıdaki kayaların oyulmasıyla inşa edilen Garipçe Kalesi Osmanlılar’dan günümüze kalan değerli bir miras ama korumak yerine çürümeye mahkum bırakıyoruz.
Garipçe’de Ne Yapılır?
Garipçe sahilinde sıralanan kafe ve restoranlarda ister kahvaltı yapabilir, isterseniz taptaze balıkların tadına bakabilirsiniz. Garipçe Reis Balık Kahvaltı, Asma Altı Kahvaltı ve Balık Evi, Qarip Restaurant, Garipçe Aydın Kahvaltı ve Balık Restaurant burada tercih edebileceğiniz restoranlar arasında.
Garipçe Köyü’nün girişinde hünerli köy kadınları reçel, erişte, salça, peynir, mısır ekmeği gibi el emeği lezzetleri satıyor. Dilerseniz Garipçe’ye gelmişken yöresel yiyeceklerden satın alabilirsiniz. Biz Uskumruköy’de kahvaltı yaptığımız için buraya sadece fotoğraf çekimi için geldik ve kalede biraz oturup püfür püfür esen rüzgar eşliğinde manzarayı seyrettik.
Garipçe Çevresinde Gezilecek Yerler
Garipçe gezi planı yaparken çevresinde pek çok gezip görülecek yer olduğunu unutmayın. Yukarıda da bahsetmiş olduğum gibi biz gezimize Uskumruköy’den başladık, Kilyos, Demirciköy, Rumeli Feneri Kalesi’ni gördükten sonra Garipçe’ye uğradık.
Dilerseniz Garipçe Köyü gezinizi Feneryolu Kuş Gözlem Kulesi, Kemerburgaz Kent Ormanı, Eğri Kemer şeklinde de planlayabilirsiniz. Hepsi birbirine çok yakın konumda. Henüz gitmediyseniz Atatürk Arboretumu da Garipçe’ye gelmişken uğrayabileceğiniz yerlerden biri.
Garipçe ile ilgili daha detaylı bilgileri Instagram @seyahatimgeldi hesabımda bulabilir, daha fazla gezi önerisi için beni takip edebilirsiniz.
