Dört bir yanı ormanlarla çevrili, yeşilin her tonunu gözler önüne seren bir vadide bembeyaz evleriyle adeta mücevher gibi parlıyor Şirince. Sadece İzmir’in değil Türkiye’nin en fazla ilgi gören köylerinden biri olan Şirince ile yollarımız bir türlü kesişmemişti.
Eylül’de hazır Bodrum’a gitmişken iki günlük bir gezi planı hazırlayıp Efes Antik Kenti ve Şirince’ye gitmek üzere yola koyulduk.
Şirince Gezi Rehberi
Yazının İçindekiler
Şirince’yi görmek istiyordum ama son yıllarda hakkında çıkan olumsuz haberlerin ardı arkası kesilmek bilmiyordu. Turist akını nedeniyle eski günlerinden çok uzakta olduğu, doğallığın yerini ticarete bıraktığı yazılıp çiziliyordu. Bu nedenle beklentimi yüksek tutmadan gelmiştim Şirince Köyü’ne ama yaratılan tablodan daha farklı bir yerle karşılaştım.
Şirince gezi rehberi ile izlenimlerimi detaylı olarak paylaşacağım ama öncesinde Şirince tarihi hakkında kısa bilgiler vermek istiyorum.
Çirkince’den Şirince’ye Uzanan Yolculuk
Şirince her ne kadar eski bir Rum köyü olarak bilinse de buranın tarihi çok daha eskilere, MS 5. yüzyıla uzanıyor. Efes Ovası’nı terk etmek zorunda kalanların kurduğu rivayet edilen köy o zamanlar “Dağdaki Efes” ismi ile anılıyormuş. Sonrasında “Kırkınca” ismini alan köy buranın varlığını gizlemek isteyenler tarafından “Çirkince” olarak adlandırılmaya başlanmış.
Sabahattin Ali’nin Sırça Köşk adlı kitabını okursanız Şirince Köyü’nden Çirkince olarak bahsettiğini görebilirsiniz. 1700’lü yıllarda Osmanlıların hakimiyetine geçen Çirkince 19. yüzyılda Rum köyü olarak varlığını sürdürmüş.
Savaş yıllarında terk edilmeye başlanan köy Nüfus Mübadelesi sonrası Yunanistan’da yaşayan Türklerin gelmesi ile birlikte bugünkü görünümüne kavuşmuş. Dönemin İzmir Valisi Kazım Dirik’in köyü ziyaret etmesi ile Çirkince olan köyün ismi Şirince olarak değiştirilmiş.
Şirince Köyü Kıyamet Efsanesi
Şirince bugün bu denli turist ağırlıyorsa büyük ölçüde “kıyamet” efsanesine bağlı. Hatırlarsanız Maya takvimine göre 21 Aralık 2012 yılında kıyametin kopması bekleniyordu. Dünyada ise sadece iki yer kıyametten etkilenmeyecekti: Şirince ve Fransa’nın Bugarach Köyü.
Bu şekilde yurt dışında tanıtımların yapılmaya başlanmasıyla Şirince beklendiğinden çok daha büyük bir üne sahip olmayı başardı. Kıyamet sığınağından turizm cennetine dönüşme süreci de böylece başlamış oldu. 21 Aralık 2012’de inanılmaz bir kalabalığın rağbet gösterdiği Şirince günümüzde de Efes Antik Kenti’ne yakın olmasının avantajı ile yabancı turistlerin uğrak noktası.
Köy esnafı ile konuştuğumda kıyamet senaryosunun işlerini oldukça artırdığını ve özellikle yaz aylarında Uzak Doğu’dan gelen turistlerin köyün ekonomisine ciddi oranda katkı sağladığından bahsettiler.
Şirince Nerede ve Şirince’ye Nasıl Gidilir?
Şirince İzmir’in Selçuk ilçesine bağlı bir köy. Selçuk’a sekiz kilometre uzaklıkta bulunan köye özel aracınızla gelmeyi düşünüyorsanız İzmir-Aydın otobanından Selçuk tabelasını takip edip oradan Şirince ayrımına girmeniz gerekiyor. Köy vadi tepesinde yer aldığı için yaklaşık on beş dakika boyunca virajlı bir yol sizi bekliyor.
Köyde birkaç tane otopark var, ama sanıyorum ki yaz döneminde ücretli. Biz gittiğimizde bizden para isteyen kimse olmadı, iki gün boyunca aracımızı otoparka ücretsiz park ettik. Eğer bizim gibi Bodrum’dan Şirince’ye gelmeyi düşünüyorsanız Milas-Bafa-Söke-Ortaklar ve Selçuk rotasını takip ederek yaklaşık 2.5 saatte Şirince’ye varabilirsiniz.
Biz Bodrum’dan gelmenin avantajı ile Bafa Gölü’nde kısa bir mola verme fırsatı bulduk. Ege Bölgesi’nin en büyük gölü olan Bafa’ya karşı çay içip manzaranın tadını doyasıya çıkardık.
Dönüşte Söke’deki outletlere uğrayıp uygun fiyata alışveriş yapma fırsatı da bulduk. Novada Outlet ile birlikte yol üzerinde birkaç tane daha outlet var. Aklınızda olsun. Şirince’ye Selçuk’tan düzenli minibüsler de hareket ediyor. Ayrıca İzmir-Selçuk arasında İzban hattı da mevcut.
Şirince’ye Ne Zaman Gidilir?
Bence Şirince’nin en keyifli zamanları ilkbahar ve sonbahar ayları. Sanırım Şirince hakkındaki olumsuz görüşlerin altında yatan sebep de yoğunluğun en fazla olduğu yaz aylarında gidilmiş olması. Şirince zaten küçük bir köy, yüzlerce kişinin tur otobüsleriyle buraya getirildiğini göz önüne aldığınızda hayalini kurduğunuz sessizlik ve sakinliği yakalamanız elbette zor.
Ben Şirince seyahatimi Eylül’ün son haftasına üstelik hafta içine denk gelecek şekilde ayarlamıştım. Yabancı turist yok denecek kadar azdı. Ne dükkanlardan laf atan oldu, ne de zorla şarap satmaya çalışanlar.
Duyduğumuz tek ses kuş ve horoz sesleriydi. Bir yeri en sakin haliyle deneyimlemek istiyorsanız bahar aylarında fırsat yaratmaya çalışın. Bu arada hatırlatmakta fayda var, Şirince’nin akşamları epey soğuk oluyor, yanınıza mutlaka kalın birkaç kıyafet alın.
Şirince Gezi Rehberi: Şirince’de Nerede Kalınır?
Şirince aslında günübirlik gezilebilecek bir yer. Ama siz de benim gibi buraya gelmişken Efes ve Meryem Ana gezisi yapmayı düşünürseniz zaten gününüzün büyük bir kısmını harcamış olacaksınız, yorgunluk da cabası. Eğer planınız bu şekildeyse Şirince’de bir gece konaklamanızı öneririm.
Sadece Şirince’yi gezme amaçlı gelecekseniz yarım günlük bir gezi planı yapmanız yeterli. Şirince denince akla ilk olarak şarap gelse de bence mimarisi övgüyü hak edecek kadar güzel.
Rumların yaşadığı dönemde Şirince’deki evlerin sayısı 800 civarındaymış. Öyle ki evler dağların başında dek uzanırmış. Ancak günümüzde birçoğu yıkılmış, şu an köyde yaklaşık 150 ev bulunuyormuş. Aslında ev deyip geçmemek lazım, Şirince’de evler bembeyaz boyanmış ahşap konaklardan oluşuyor.
SİT alanı ilan edildiği için köyün tarihi dokusu tamamen korunmuş. Şirince’de yemyeşil doğa ve bembeyaz konakların uyumu ressamın tablosundan fırlamış gibi manzaralar sunuyor.
Şirince konaklama tavsiyesi isteyenler için seçenek bol. Şirince’nin en önemli geçim kaynaklarından biri pansiyonculuk. Şirince konaklarının bir kısmı restore edilerek pansiyona dönüştürülmüş. En fazla talep gören Şirince konaklama yerleri hakkında kısa kısa bilgiler paylaşmak istiyorum.
Nişanyan Hotel
Nişanyan Hotel Şirince’nin en lüks konaklama seçeneklerinin başında geliyor. Tamamen doğa ile iç içe bir tatil imkanı sunan butik otelde unutulmaz bir tatil deneyimi geçirebilirsiniz. Açık yüzme havuzunun da bulunduğu Nişanyan Hotel’in Booking.com puanı 9.4. Oteli incelemek ve rezervasyon yaptırmak için tıklayın.
Kırkınca Houses
14 odalı şirin bir pansiyon olan Kırkınca Houses Şirince’de konaklamak isterseniz tercih edebileceğiniz diğer bir seçenek. Ücretsiz kahvaltı hizmetinin de bulunduğu pansiyonun Bookig.com puanı 8.4. Pansiyonu incelemek ve rezervasyon yaptırmak için tıklayın.
Sihirbazın Evi
Şirince’de nerede kalınır diyenler için otantik dekorasyonu ile öne çıkan seçeneklerden biri Sihirbazın Evi. 370 yıllık tarihi bir Rum konağının restore edilmesiyle hizmet veren Sihirbazın Evi’nin Booking.com puanı 8.6. Pansiyonu buradan inceleyebilir ve rezervasyon yaptırabilirsiniz.
İlya Konak
Otantik dekorasyonu ile beğeni toplayan İlya Konak Şirince geziniz için keyifli bir mola durağı olabilir. Araba kiralama hizmeti de sunan İlya Konak’ın Booking.com puanı 9.9. Pansiyonu buradan inceleyebilir ve rezervasyon yaptırabilirsiniz.
Limaki Konak
Sıra geldi benim konakladığım pansiyona. Şirince’de nerede kalınır diye araştırma yaparken Limaki Konak ilgimi çekti ve bir gecelik rezervasyon yaptırdım. Şansımıza o gün pansiyonda bizden başka konaklayan yoktu ve tabir-i caizse tüm konak bize aitmiş gibi hissettim:) Burası da tıpkı diğer konaklar gibi yaşanmışlığı hissedebileceğiniz bir yer. Öyle ki konak yüzyıllar öncesinde Rum bir ayakkabıcıya aitmiş. O yüzden şimdiki sahipleri konağı pansiyona çevirirken hatırasını yaşatmak için ismini Limaki yani ayakkabıcı törpüsü koymuşlar. Hatta konağın diğer bir ismi de Ayakkabıcının Evi.
Limaki Konak’ta 6 oda bulunuyor, bizim kaldığımız konağın üst katındaki Eros Oda idi. Odaya girer girmez mis gibi sabun kokusu ile karşılaşmak ilk izlenim açısından önemliydi. Oda üç kişilik olduğu için rahatça sığdık, pencereyi açtığımızda ise nefis Şirince manzarası bizleri karşılıyordu. Otelin şirin de bir avlusu var, biz akşam bir şişe Şirince şarabı alıp avluda keyifle vakit geçirdik. Pansiyonun tek olumsuz tarafı yokuşta yer alıyor. Bu yüzden bavulunuz varsa iniş çıkışta biraz zorlanabilirsiniz.
Şirince seyahatinizde Airbnb tercih etmeyi düşünüyorsanız buradan yeni üyelik oluşturarak ilk rezervasyonunuzda 130 TL tutarında indirim kazanabilirsiniz.
Şirince Gezilecek Yerler
Efes ve Meryem Ana gezisinden sonra Şirince’ye gelmemiz saat 14.00’ü bulmuştu. Eşyalarımızı pansiyona bırakıp kendimizi köyün ara sokaklarına bıraktık. Aslında epey yorulmuştuk ama Şirince’nin tertemiz havasında birkaç saat gezinmek bizi kendimize getirdi. Önce ara sokakları gezerek köyü keşfetmeye başladık. Zaten köyün tamamını gezmek istediğinizde en fazla bir saatte başladığınız yere dönüyorsunuz. Ama zamanı bir kenara bırakıp keyif alarak gezmek en güzeli.
Kimi zaman yürürken peşimize takılan keçiler, kimi zaman da köyün yaşlı sakinleri Şirince’nin en doğal halini gösterdi bize. Şirince’yi gezmek isteyenler için verebileceğim ilk tavsiye rahat ve altı kaymayan bir spor ayakkabı giyilmesi. Arnavut kaldırımlı ve bol yokuşlu Şirince sokakları çocuklu aileler için biraz zorlayıcı olabilir.
Bembeyaz Şirince evleri başlı başına bir gezi durağı bence. Yüzlerce yıl öncesinden günümüze gelen konaklar geçmişe doğru keyifli bir yolculuğa davet ediyor bizleri. Günümüzdeki çarpık yapılaşmaya inat Şirince evleri tarihe sahip çıkmanın önemini bir kez daha gözler önüne seriyor.
Şirince evleri dıştan güzel görünüyor, peki ya içleri? Köy halkı buna da çözüm bulmuş, sokakları gezerken evlere iyi bakın, bazılarının üzerinde “Bu evi 1 TL’ye gezebilirsiniz” tabelasını görmeniz olası. Ahşap Şirince konaklarını gezerken adeta 100 yıl öncesindeki yaşam gözlerinizin önüne geliyor.
Şirince gezilecek yerler arasında iki tane kilise bulunuyor. Bunlardan ilki tarihi 1800’lü yıllara uzanan St. John Baptist Kilisesi. Ancak bu kilisenin kendisinden çok bahçesindeki Meryem Ana heykeli bulunan havuzu rağbet görüyor. Öyle ki burası da küçük bir Aşk Çeşmesi’ne dönmüş durumda.
Kiliseyi ziyaret ettikten sonra dilek dileyip havuza para atılıyor, eğer para havuzun ortasındaki deliğe girerse dilediğiniz gerçek olacağına inanılıyor. Biz denedik ama başaramadık. 🙂 Köyün zirvesinde yer alan Aziz Dimitrios Kilisesi de ziyaret edebileceğiniz bir diğer dini yapı. Yıllar içerisinde tahrip olmuş ama kilisenin bulunduğu yer öyle güzel ki yemyeşil Şirince ovasını izleyebilir, fotoğraf çekebilirsiniz.
Şirince’den Ne Alınır?
Şirince’yi gezerken köyün maharetli kadınlarının el işi ürünlerini görmeniz mümkün. Kekik, nane, biber, adaçayı, bal ve daha pek çok doğal yiyecek tezgahlarda sizleri bekliyor. Köyde kantaron yağı da en fazla satılan ürünler arasında. Neredeyse her tezgahta görünce dikkatimi çekti, şişesi 5 TL. Saç bakımından cilt güzelliğine, yanıktan mide problemine kadar pek çok şeye iyi geldiği söylenince almadan duramadım.
Mürver şurubu da Şirince’den alınabilecekler arasında. Köy meydanı sağlı sollu dükkanlarla çevrili. Kıyafet, takı, şarap ve doğal ürünlerin yer aldığı dükkanlar ile birlikte restoranlar da göze çarpıyor. Köyde çok sayıda market de var. İhtiyaç duyabileceğiniz pek çok şeyi marketlerde bulabilirsiniz.
Şirince’de Alışveriş: Şirince Sabunu
Şirince’den ne alınır diyenler için asıl önerim ise mis gibi kokan sabunlar. Şirince her ne kadar şarabıyla meşhur olsa da bence el yapımı sabunlarını es geçmemek lazım. Köyün pek çok noktasında bu sabunları bulabilirsiniz. Özellikle beyaz Girit sabunun kokusu muhteşem.
Kalıbı da büyük olduğu için kolay kolay bitmiyor ve diğer sabunların aksine suda erimiyor. Banyoya her girdiğinizde saf sabun kokusu ile karşılaşmak ise en güzel yanı. Hazır gelmişken 5-6 kalıp aldım, eğer arkadaşlarınız hediye götürmeyi düşünüyorsanız Şirince sabunu en güzel hediye alternatiflerinden biri.
Şirince’den Ne Alınır?: Şirince Şarabı
Şirince’de Rumlardan kalma en eski geleneklerden biri de şarap üretimi. Köyün pek çok noktasında şarap tadımı yapabileceğiniz dükkanlar mevcut. Şirince şarapları arasında en meşhur olanlar ise meyve özlü şaraplar. Çilek, kavun, karadut, muz, elma gibi aklınıza gelebilecek hemen her meyvenin şarabını Şirince’de bulabilirsiniz. Kaldığımız pansiyonun sahibi bize kavunlu şarap ikram etti ama açıkçası tadını sevdiğimi söyleyemem.
Şirince’de şarap konusunda epey farklı görüşler söz konusu. Ürünlerin fabrikasyon olduğu, herhangi bir markette de kolaylıkla bulunabileceğini söyleyenler ağırlıkta. Biz pansiyon sahibinin tavsiyesi ile Eski Mahzen’e gittik ve oradan Vinova öküzgözü aldık. Şişesine 50 TL ödedik, tadı gayet lezzetliydi ve en önemlisi ertesi gün baş ağrısı yapmadı.
Ev yapımı şarap almak isterseniz mutlaka oranın yerlisine danışın, sizleri en doğru adreslere yönlendireceklerdir. Şirince Şarap Evi, Kıvırcık Şarap Evi, Papazın Mahzeni, Eski Mahzen şarap tadımı yapabileceğiniz yerlerden birkaçı.
Şirince Yeme İçme Notları
Şirince’de günün yorgunluğuyla köy içinde ilk bulduğumuz yere kendimizi atıverdik. Ev yemeklerinin ağırlıkta olduğu Ünal Restaurant’ta kabak çiçeği dolması, yaprak sarması ve çöp şiş sipariş verdik. Ev baklavası ile de ihtiyacımız olan enerjiyi depoladıktan sonra Manzara Cafe’de kumda kahve içmek üzere bir mola daha verdik. Adının hakkını veren manzarasını da çok sevdik. Bembeyaz Şirince evlerine karşı bol köpüklü Türk kahvesi içmek tüm yorgunluğumuzu unutturdu.
Şirince sokaklarını gezerken kumda kahve yazısını sıkça görebilirsiniz. Canınız çay içmek istediğinde ise Aziz Dimitros Kilisesi’nin yanı başındaki salaş mekana gitmenizi öneririm. Odun ateşinde demledikleri çayın tadına doyamadık. Kumda kahve burada da var ama bence çayı çok daha lezzetli.
Ertesi gün kahvaltı yapmak için köy sokaklarını dolaşırken Çeşmebaşı Restaurant dikkatimizi çekti. Hem manzarası hem de kadınların işletmesi nedeniyle kahvaltımızı burada yapalım dedik. Tam bir köy kahvaltısı deneyimi yaşadığımızı gönül rahatlığıyla söyleyebilirim. Çeşit çeşit reçeller, peynirler, yumurta, sarma ve ot kavurması bile vardı. Çayın sınırsız olduğunu da hatırlatayım. Dilerseniz peynirli, otlu, patatesli gözlemelerden de sipariş verebilirsiniz. Kahvaltı ücreti kişi başı 30 TL. Şirince’de kahvaltı adresi arıyorsanız aklınızda bulunsun.
Şirince Gece Hayatı
Şirince’de hava kararmaya başladığı an sokaklar tenhalaşıyor. Zaten burada hareketli bir gece hayatı beklemek olası değil. Özellikle düşük sezonda giderseniz tam bir kafa dinleme yeri olarak düşünebilirsiniz. Şirince’yi özel kılan da bence bu sakin hali. Yaz aylarında ise daha hareketli olduğu için canlı müzik dinleyebileceğiniz restoranlar bulunuyor. Şarap evleri de keyifli bir akşam geçirmek için tercih edebileceğiniz alternatifler arasında. Biz yemeğimizi yedikten sonra bir şişe şarap aldık ve konakladığımız pansiyonun bahçesinde sohbet eşliğinde kendi eğlencemizi yarattık.
Şirince’nin Yanı Başındaki Bilim Yuvası: Nesin Matematik Köyü
Şirince’de kahvaltı sonrası köyden ayrıldıktan sonra beni en fazla heyecanlandıran yere doğru yola çıktık. Nesin Matematik Köyü Şirince gezilecek yerler arasında önemli bir yere sahip. Şirince’ye uzaklığı ise araçla 10 dakika. Pek çok kişi Şirince’ye gelip burayı görmeden dönüyor, ama bence listenin en başına eklemeye değer.
Nesin Matematik Köyü 09.00-18.00 saatlerinde arasında ziyaret edilebiliyor ama buranın bir eğitim köyü olduğunu unutmamak lazım. Bu nedenle girişler kimi zaman sınırlandırılabiliyor. Nesin Matematik Köyü’nü daha detaylı bir yazı ile anlatmak istediğim için burada kısaca değiniyorum.
Şirince Gezi Planı
Eğer ilk kez Şirince’ye gelmeyi düşünüyorsanız Efes Antik Kenti, Meryem Ana Evi, Şirince, Nesin Matematik Köyü ve Selçuk şeklinde bir gezi planı yapabilirsiniz. Selçuk Antik dönemin en önemli yerleşim yerlerinden biri. UNESCO mirası olarak kabul edilen St. John Bazilikası, Selçuk Kalesi, İsa Bey Camii ve Selçuk Müzesi görülmeye değer yerler arasında yer alıyor.
*Seyahatlerimle ilgili daha fazla fotoğraf için beni @Seyahatimgeldi instagram hesabımdan da takip edebilirsiniz.
*Şirince gezi rehberi ile ilgili kafanıza takılan bir şey mi var? Düşüncelerinizi yorumlara yazarsanız çok sevinirim:)