Yurt dışına ilk defa çıkacak insanların zaman zaman kendilerine ve özellikle bıktırana kadar etrafındakilere sorduğu soru:”Yurt Dışında Turla mı Gezmeli Yoksa Bireysel mi?”
Aslında bu soruyu cevaplamak oldukça kolay ancak konu burada yurt dışına daha önce hiç çıkmamış kişiler olduğu için cevaplamak yerine hakkımı belki de dinleyebileceğiniz birkaç tavsiye vermek üzerine kullanmak istiyorum.
Yurt dışına daha önce hiç çıkmamışsanız ve buna karar vermekte bile uzun zaman düşündüyseniz, hiç düşünmeden bu yazıyı okuduktan sonra tur şirketlerini araştırsanız iyi edersiniz. Bilinmeyene adım atmak hep zor olduğu gibi ilk yurt dışı deneyimi de biraz zordur. Bunu tetikleyenler arasında dil bilmemek, yol bilmemek, çekinmek gibi birçok neden sıralayabiliriz.
Tur şirketlerinin size bu alanda birçok faydası olur. Bunları kısaca özetlemek gerekirse:
- Dilini bilmediğiniz bir şehirde korkularınızı düşünmenize bile gerek kalmaz çünkü tur şirketleri orada her alanda size rehberlik yapmak için varlar.
- Belki de en büyük faydası yurt dışına çıkarken belki de kimsenin sevmediği vize işlemleri için konsolosluklarda ya da vize şirketlerinde uğraşmanıza hiç ama hiç gerek yoktur. Belgelerinizi hazırlayıp tur şirketine vermeniz yeterlidir.
- Yeme-içme ve konaklama problemlerini asla düşünmenize gerek yoktur. Bu faaliyetler saatine kadar ayarlıdır.
- Nereye gitsem, acaba nereler güzeldir diye araştırmanıza gerek yoktur. Nereye, ne zaman gideceğiniz saatine kadar ayarlıdır.
- Yurt dışına giderken gideceğiniz yeri, tarihini, özelliklerini araştırmanıza gerek yoktur. Rehber o bölgenin en ünlü yerlerinin tarihini hiçbir internet sitesinde bulamayacağınız bilgilerle size anlatabilir.
- Rehber eşliğinde büyük bir grupla gezdiğiniz için kaybolma şansınız neredeyse hiç yoktur. Güvenlidir, neredeyse hiçbir problem yaşanmaz.
- Pasaport kontrolünden nasıl geçilir, havaalanından kalacağınız yere nasıl gidilir gibi işlemleri görmek adına bilgi verici olur.
Faydalarının yanında dezavantajlarını sıralamasak olmaz sanırım:
- Tur planında ne yazıyorsa saati saatine uymak zorundasınız.
- Planlanan yemek seçenekleri neyse onu yemek zorundasınız.
- Tur şirketince belirlenen yerleri, belirli saat aralığı çerçevesinde görürsünüz ve şehri dilediğiniz gibi yaşayamazsınız.
- Rehberiniz iyiyse sıkıntı yok ama kötüyse seyahatiniz sizin için çok sıkıcı olabilir.
- Normal hayatınızda hiç sevmediğiniz insan tipleriyle birlikte gezmek zorunda kalabilirsiniz.
- Günlük turların hepsi ekstra ücrete tabidir. Ve bu ücretler bireysel gezmek istediğinizde harcayacağınızın en az 3 katı kadardır.
- Tur şirketlerinin seçtiği bölgelerdeki otellerde kalırsınız. Bu oteller çoğu zaman şehir merkezine uzaktır.
- Serbest zamanınız kısıtlıdır, onunla ufak çaplı bir tur atmak dışında başka bir şey yapamazsınız.
Tüm avantajlara ve dezavantajlara rağmen yurt dışına tek çıkmak istemeyen ya da hiç çıkmamış arkadaşlara gitmek istedikleri yere tur şirketi aracılığıyla çıkmasını öneriyorum. Eğer tek başınıza yurt dışına çıkma cesaretiniz ya da 1-2 yurt dışı deneyiminiz varsa yukarıda anlattıklarımda bir şeylerin eksik olduğunu anlamışsınızdır. Bu işin ruhunu oluşturan “ÖZGÜRLÜK HİSSİ” nerede?
Gelin hep beraber bu hissi bireysel seyahatlerde nasıl bulabileceğimizi anlatalım.
- Canınız ne istiyorsa onu yaparsınız. Bir rehberiniz yoktur ama karşınızda rehber olmaya aday olabilecek kocaman bir şehir vardır.
- İstediğiniz yerde kalırsınız. Otelin imkanlarını, yerini ve hatta yatağını bile beğenmezseniz değiştirebilirsiniz.
- Kimsenin sizi zorla götürmek istediği bir kaleyi ya da müzeyi görmek zorunda kalmazsınız. Müzelerden hoşlanmıyorsanız sokak sokak gezersiniz, belki de hayatınızda hiç unutamayacağınız bir tabloyu yaşayabilirsiniz.
- Sokakları keşfettikçe kendinizle büyüyebilirsiniz.
- Şehri en dibine kadar yaşayabilirsiniz.
- Bilgi artık cebimizde taşıdığımız internette saklı. Merak ettiğiniz yerleri araştırabilir, nereye gitsem iyi olur diyebileceğiniz yerleri bir başkasının deneyimlerinden daha gitmeden kolayca yaşayabilirsiniz.
- Bence en güzeli bilmediğiniz bir şehirde öylece kaybolmak. Kaybolmak şehrin ruhunu tanımanızı sağlar.
- Nerede ne yenecek gibi cümlelere bağlı kalmanıza gerek yoktur. Merak ettiğiniz her şeyi istediğiniz yerde yiyebilirsiniz.
- Gittiğiniz şehri en iyi oradaki insanlardan öğrenirsiniz, onlar size anlatır siz yaşarsınız.
- Sıkılmaya vaktiniz bile olmaz. Keşfetmek her an ruhunuzu okşar.
- Gece de sizindir gündüz de. İster uyursunuz ister sabah erken kalkarsınız ya da uyumadan gezersiniz.(Sakın uyuyup keşfetme heyecanından kendinizi mahrum bırakmayın)
- Maliyeti tamamen siz belirlersiniz. Paranızı nasıl kullanabileceğinizi öğrenirsiniz. İsterseniz çok harcar isterseniz az harcayıp paranızın yetmesini sağlarsınız.
- Güvenlik kaygınız elbette olacaktır. Bu dünyada hangi şehirde yaşayan insanın güvenlik kaygısı yok ki? Ama yine de gitmeden o bölge ait sorunlara baksanız iyi olur.
- Bir dil bilmenin ne kadar önemli olduğunu orada anlayacaksınız, belki de bu sizin hayatınızı değiştirebilecek.
- Başınız derde bile girecek, onunla başa çıkmayı orada yalnız başınıza öğreneceksiniz. Öğrenemem demeyin zorla öğreniyorsunuz.
- Cüzdanınız çalınacak, cebinizdeki biraz parayla hayatın anlamını yeniden sorgulayacakınız.
Daha sonu gelmeyecek onlarca şey yazabiliriz. Ne yazarsak yazalım iyisi de kötüsü de fark etmez. Her yazdığımız sizi özgürlüğe bir adım daha yaklaştıracak. Bu işin özü keşfetmekten geçiyor ve biliyorsunuz: Keşfetmek Özgürlüktür.
Seyahatin yaşamınıza katkılarını buradan okuyabilirsiniz.
Tebrik ederim, çok bilinçli, objektif ve adaletli bir yazı olmuş.