Roma Gezi Rehberi

Roma, yıllar yılı imparatorluklara başkentlik yapmış, sokakları tarih kokan güzel şehir… İtalya’nın başkenti, Batı medeniyetinin beşiği… Roma gezi planı yapmadan önce buranın tadını tam anlamıyla çıkarmak için en az 3 ya da 4 gecenizi ayırmanız gerektiğini unutmayın. Roma’da gezilecek görülecek yerler oldukça fazla. Şehir adeta bir açıkhava müzesi; adım başı heykel, tarihi yapı, anıt görmeye hazır olun. Fotoğraf makinenizi ve en rahat spor ayakkabınızı yanınıza aldıktan sonra artık Roma’yı keşfetmeye hazırsınız…

Roma’ya Ne Zaman Gitmeli?

Diğer İtalyan şehirlerinde olduğu gibi Roma seyahati için de en güzel aylar nisan, mayıs, eylül, ekim ayları. Gerek turist sayısının az olması gerekse fazla sıcağın bunaltmadığı bu dönemleri değerlendirebilirsiniz. Ancak bir anda hava kapayıp yağmur indirebiliyor. Siz yine de şemsiyenizi yanınızdan ayırmayın.

Ağustos ayı Roma’ya gitmek için hiç uygun değil. Çünkü İtalyanların büyük bir bölümü ağustosta çalışmıyor. Mağazalar da kapalı olduğu için Roma’nın tadını tam anlamıyla çıkartamayabilirsiniz. Kışın ise fiyatlar daha makul olduğu için tercih edilebilir ancak soğuk havaya karşı dikkatli olmakta fayda var.

Roma’da Ulaşım

Roma metrosu da Milano gibi oldukça geniş bir ulaşım ağına sahip. Ancak metrolar o kadar kalabalık oluyor ki (özellikle işe gidiş-geliş saatleri) yürümek çok daha mantıklı gelebilir. Mavi, yeşil ve kırmızı olmak üzere 3 hat var. Görülmesi gereken en popüler yerler Line A olarak bilinen kırmızı hatta yer alıyor. Spagna durağında inerek Pantheon, Piazza Navona, Fontana di Trevi’ye yürüyerek ulaşabilirsiniz. Pazar- Perşembe 05.30-23.30 arası, Cuma-Cumartesi ise 05.30-00.30 arası metroyu kullanabilirsiniz.

Ben şehri yürüyerek keşfetmeyi sevenlerdenim. O yüzden Roma’da metroya sayılı kez bindim. Eğer otelinizi Roma merkeze yakın bir yerde bulursanız metro kullanmaya fazla ihtiyaç duymayabilirsiniz. Diğer şehirlerden farklı olarak Roma’da trafik daha yoğun. O nedenle otobüse binmeyi tercih etmedim.

Roma’da ulaşım için farklı bilet seçenekleri mevcut. 24 saatlik 7 euro, 48 saatlik 12.5 euro, 72 saatlik 18 euro, 7 günlük ise 24 euro. 10 yaşın altındaki çocuklar ulaşımdan bedava yararlanabiliyor. Standart bilet fiyatı ise 1,5 euro. Bu bilet ile 100 dakika içerisinde metrodan sadece bir kez, otobüslerden ise bu süre boyunca sınırsız yararlanabiliyorsunuz.

Roma’da ulaşım için bir diğer seçenekse Roma Pass. 72 saat geçerliliği olan kartın fiyatı 38,5 euro. Bu kartla ulaşımdan bedava yararlanabiliyorsunuz, ayrıca iki tane müzeye de bedava giriş hakkınız bulunuyor. Eğer tercih edecekseniz müze hakkınızı Kolezyum’a girişte kullanın. Böylece önündeki mahşeri kalabalıkta sıra beklemekten kurtulmuş olursunuz. Roma Pass’i olanlar farklı bir kapıdan içeriye giriş yapıyor. Hatırlatmakta fayda var. Bedava müze hakkını ne yazık ki Vatikan’da kullanamıyorsunuz. Her yer yürüme mesafesinde olduğu ve günde en fazla iki kez metro kullandığım için ben Roma Pass’i almayı düşünmedim.

Roma Gezilecek Noktalar

Kolezyum (Colosseum)

Yıllarca gladyatörlerin savaşına sahne olmuş Kolezyum Roma’nın simgesi. Dünyanın 7 harikasından biri olan Kolezyum’un içine girmek için sabahın erken saatlerinden itibaren kuyruk oluyor. 8.30’da açılan tarihi yapıya giriş fiyatı ise 16 Euro. Burada aldığınız bilet ile hemen yanı başındaki Roman Forum’a da girebilir, tarihi kalıntılar arasında keyifli bir yürüyüş gerçekleştirebilirsiniz.

Nasıl Ulaşabilirsiniz?: Metro ile mavi hatta bulunan Colosseo durağında inerek. Eğer Termini civarında konaklıyorsanız yürüyerek 15 dakikada buraya ulaşabilirsiniz.

Aşk Çeşmesi (Fontana Di Trevi)

Roma’ya gelip de burayı görmemek olur mu? Nam-ı diğer Aşk Çeşmesi turistlerin en uğrak noktalarından biri. Ortasındaki heykel Neptün, en soldaki Ceres, sağında ise Salus yer alıyor. Seyahatim boyunca buradan yaklaşık 5-6 kez geçtim ve her seferinde de inanılmaz bir kalabalık vardı. Köşedeki dondurmacıdan alacağınız dondurma eşliğinde serinliğin keyfini çıkarabilirsiniz. Tabii oturabilecek yer bulacak kadar şanslıysanız!

Not: Havuza para attım mı? Evet. Kim bilir, yolum bir kez daha bu aşk dolu şehirle kesişebilir!

Piazza Novana

Roma’nın en sevdiğim meydanı. Quatro Fiumi çeşmesi ve San’t Agnese in Agone kilisesi ile görülmeye değer. Bir yandan sokak sanatçıları hünerlerini sergiliyor, diğer yanda müziğin ritmine kapılanlar birbirlerini aşk dolu sözlerle kucaklıyor. İtalya’nın romantik meydanlarından biri olan Piazza Novana’daki restoranlardan birine oturarak bir tatlı kaçamağı yapabilirsiniz.

Nasıl Ulaşabilirsiniz?: Fontana Di Trevi’ye yürüyerek 10 dakika uzaklıkta.

İspanyol Merdivenleri

Romalı gençlerin buluşma noktası! Her daim kalabalık ve cıvıl cıvıl… Ancak uzun süren tadilat çalışması sonrasında kullanıma açılan İspanyol merdivenlerinde artık yeme-içme ve uygunsuz davranışlarda bulunmak yasak! Devriye gezen ekipler tarafından ceza yememek için bunu göz önünde bulundurmanızda fayda var. Burada zaman geçirdikten sonra Via Del Corso ve Via Condotti caddelerine uğrayarak alışveriş yapabilirsiniz.

Nasıl Ulaşabilirsiniz?: Metroyla kırmızı hat üzerinde bulunan Spagna durağında inerek.

Vittorio Emanuele II Abidesi

İşte Roma’daki görkemli anıtlardan biri diğeri… Önünde fotoğraf çektirmek için birbirleriyle yarışan turistler buraya yoğun ilgi gösteriyor. İçeriye giriş ücretsiz. Heykelleri ziyaret ettikten sonra anıtın tepesine çıkabilirsiniz. Asansörle 7, merdivenle 4 euro.

Nasıl Ulaşabilirsiniz?: Piazza Venezia meydanında.

Trastevere

Tiber Nehri’nin karşı kıyısında yer alan Trastevere’yi keşfetmeden Roma’dan sakın ayrılmayın. Meşhur meydan Santa Maria’daki kahvecilerin birinde oturun ve gelen geçeni izleyin, o bile müthiş bir keyif veriyor. Dar sokakların arasında keyifli bir akşam yemeği yiyebilirsiniz. Benim gibi eski kitaplara meraklıysanız pazar günü erken saatlerde kurulan Porte Portese bit pazarına uğrayabilirsiniz. Manzara keyfi yaşamak içinse en harika adreslerden biri yine burada. Gianicolo tepesi 7 tepeli şehrin en yüksek tepelerinden biri. Çıkması biraz zahmetli olsa da manzarayı görünce buna değer diyeceğinize eminim.

Nasıl Ulaşabilirsiniz?: Ponte Sisto köprüsünü geçtikten sonra karşınızda bulabilirsiniz.

Villa Borghese

Yürümekten yorulan ayaklarınızı, bedeninizi ve de ruhunuzu dinlendirmeye ne dersiniz? Yeşillikler içinde, kuş cıvıltıları eşliğinde huzurun Roma’daki adresi! Buraya en az 2 saatinizi ayırın ve çimlere uzanarak sakinliğin tadını çıkarın. Bana çok iyi geldi, üstelik denemesi bedava!

Nasıl Ulaşabilirsiniz?: Metro ile Spagna durağında indikten sonra sağdaki geniş alandan içeri doğru yürüyün.

Piazza Del Popolo

İkinci gün gezime buradan başlamıştım. Oldukça geniş olan meydandan yürümeye başlayıp Via Del Corso’ya geçin. Burada birbirinden farklı alışveriş mağazalarını keşfedin. Sonrasında Fontana di Trevi’ye kadar giderek ara sokakları arşınlayın.

Nasıl Ulaşabilirsiniz?: Metroyla kırmızı hat üzerinde yer alan Flaminio durağında inebilirsiniz.

Pantheon

Roma’da sokaklarda yürürken birden karşınıza devasa yapılar çıkabilir. Pantheon da bunlardan biri. Antik Roma’dan kalma bir tapınak olan yapının önündeki merdivenlerde soluklanarak manzaranın tadını çıkarın.

Nasıl Ulaşabilirsiniz?: Piazza Novana meydanına iki dakika yürüme mesafesinde.

Vatikan

En güzelini en sona sakladım. Vatikan gezi rehberini detaylı bir şekilde ele aldığım yazımı okuyabilirsiniz. Yarım günün asla yetmediği Vatikan’a mutlaka 1 gününüzü ayırın. En etkilendiğim yerler arasında ilk sırada yer alan Vatikan akşam üstü güneşi batırmak için en güzel yerlerden biri.

Nasıl Ulaşabilirsiniz:? Metroyla kırmızı hatta yer alan Ottaviano ya da Cipro durağında inebilirsiniz.

Roma yeme içme ve Roma konaklama seçenekleri için yazılarımı inceleyebilirsiniz.

*Seyahatlerimle ilgili daha fazla fotoğraf için beni seyahatimgeldi instagram hesabımdan da takip edebilirsiniz.

*Yazı veya konuyla ilgili kafanıza takılan bir şey mi var? Düşüncelerinizi yorumlara yazarsanız çok sevinirim:)